7 Mart 2025 11:26
/
Güncelleme: 13:27

ILO 190 için Meclis'e araştırma önergesi verildi

DEM Parti İstanbul Milletvekili Kezban Konukçu ILO'nun 190 Sayılı Şiddet ve Taciz Sözleşme'nin imzalanması hakkında Meclis araştırma önergesi verdi.

ILO 190 için Meclis'e araştırma önergesi verildi

Fotoğraf: DEM Parti

DEM Parti İstanbul Milletvekili Kezban Konukçu, 190 sayılı Şiddet ve Taciz Sözleşmesi’nin hızla onaylayarak etkin bir biçimde uygulanması,  şiddet ve tacizden arınmış çalışma yaşamı oluşturulmasına yönelik gerekli önlemlerin alınması amacıyla Meclis araştırma önergesi verdi

Önergesinde kadınların çalışma koşulları, sendikalaşma oranları, ırk, sosyal köken, göç durumu, engellilik, annelik, aile sorumlulukları, çocuk ve yaşlı bakımının (bakım yükü) kadınların sorumluluğu olarak görülmesinin, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği gibi diğer faktörlere dayanan ayrımcılık olgusunun kadınların çalışma yaşamında şiddet ve tacize uğramalarına neden olduğunu vurgulayan Konukçu; Çalışma yaşamının en önemli sorunlarından biri olan şiddet ve tacizin önlenmesine yönelik olarak Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) 21 Haziran 2019 tarihinde uluslararası standartları içeren ve şiddet ve tacize odaklanan ilk uluslararası sözleşme niteliği taşıyan 190 sayılı Şiddet ve Taciz Sözleşmesi; insan onurunu ve insana yakışır çalışmayı amaçlayan bir çalışma ortamında şiddetin ve tacizin olmasını kabul edilemez görür ve bunun insan haklarına aykırı bir durum olduğunu savunur. Sözleşme, kadın erkek bütün çalışanlar için geçerli olmakla birlikte, özellikle kadın istihdamının önündeki ciddi zorluk alanlarından olan toplumsal cinsiyet eşitsizlikleri ve ev içi ve iş yerinde taciz ve şiddeti önceleyecek normlar ve mekanizmaların kurulmasını kapsamasının yanında, kadın istihdamını daha da yakından etkileyen yenilikçi bir sözleşme olma özelliği göstermektedir” dedi.

“Sözleşme iş yaşamında şiddet ve tacize son vermek için esastır”

Çalışma Yaşamında Şiddet ve Tacizin Ortadan Kaldırılmasına İlişkin 190 sayılı Sözleşme’nin kapsayıcı, bütüncül ve toplumsal cinsiyet rollerine duyarlı bir yaklaşımın iş yaşamında şiddet ve tacize son vermek için esas olduğunu vurgulayan Konukçu; “Ayrıca sözleşme sektörel kapsamının genişliğini ve çalışan kişileri çok geniş bir şekilde tanımlamaktadır. Bu anlamda Sözleşme kayıtlı ve kayıt dışı, sözleşmeli; kentsel ve kırsal alanlardaki tüm sektörlerde çalışanların, çalışma haklarının korunmasını da öngörmektedir” ifadelerini kullandı.

Sözleşmeninin toplumsal cinsiyet temelli şiddet tanımı yaparak, toplumsal cinsiyete dayalı şiddeti de kapsamına alması ve önlem olarak toplumsal cinsiyete dayalı mekanizmalar önermesi açısından da ayırt edici bir yönü olduğunun altını çizen Konukçu şöyle devam etti; “Sözleşmede aile içi şiddete maruz kalan kişilerin korunması ve günlük yaşama devam etmeleri için önlemler alınması gerektiği, hiçbir kadının aile içi şiddete maruz kaldığı için çalışmama kararını almaması gerektiği belirtilmiştir.  Şiddete maruz kalan kişiler için, esnek çalışma düzenlemelerinin uygulanabileceği, işten çıkarılmaya karşı koruma önlemlerinin alınabileceği, aile içi şiddetin iş yeri risk değerlendirilmelerine dahil edilmesi, kadınlar ve erkekler için ev içi şiddeti önlenmek adına farkındalıkların artırılmasının gerektiği belirtilmektedir.  Sözleşmeye göre, toplumsal cinsiyete dayalı şiddet ve taciz de dahil herkesin şiddet ve tacizden arınmış bir çalışma yaşamına sahip olmaya hakkı vardır.”

“Şiddet ve tacizden arınmış çalışma yaşamı oluşturulması için”

Tüm dünyada çalışma yaşamında şiddet ve tacizin ortadan kaldırılmasını hedefleyen 190 Sayılı ILO Sözleşmesinin üye ülkeler tarafından onaylanması konusunda ulusal ve uluslararası sendikal örgütlerin kampanyalar düzenlediğine işaret eden Konukçu; “Çalışma yaşamında kadınlara yönelik şiddet ve taciz, kadınların insan haklarının ciddi bir şekilde ihlali olmasının yanı sıra, kadınların güçlenmesinin, iş gücü piyasasına erişimlerinin, iş hayatında ilerlemelerinin ve kadınların saygın ve insana yakışır işlere erişimlerinin önünde ciddi bir engel oluşturmaktadır. Kadın cinayetlerinin vahim bir noktaya ulaştığı, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin derinleştiği ve kadınların yaşamın tüm alanında baskı ve sömürüye maruz kaldığı Türkiye’de, şiddet ve tacizin önlenmesine yönelik olarak Uluslararası Çalışma Örgütü’nün  (ILO) 21 Haziran 2019 tarihinde uluslararası standartları içeren,  şiddet ve taciz odaklı ilk uluslararası sözleşme niteliği taşıyan ve 144 ülkenin imzaladığı 190 sayılı Şiddet ve Taciz Sözleşmesi’nin hızla onaylayarak etkin bir biçimde uygulanması,  şiddet ve tacizden arınmış çalışma yaşamı oluşturulmasına yönelik gerekli önlemlerin alınması amacıyla Anayasa’nın 98. ve İç Tüzüğün 104. ve 105. Maddeleri gereğince Meclis Araştırması için gereğini arz ve talep ederiz” dedi. (Haber Merkezi)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Sermaye için iş birlikçi pazarlık

Sermaye için iş birlikçi pazarlık

Ekonomide sıkışan Erdoğan yönetimi; ABD Trump yönetimi ile Ukrayna konusundaki çelişkiyi fırsata çevirmek için Avrupa Birliği ile pazarlıkta. Hedefte Erdoğan iktidarının arkasındaki sermaye güçlerinin, yerli ve yabancı tekellerin iştahını kabartan AB’nin 800 milyar avroluk silahlanma pastası var. “Antiemperyalizm” diye pazarlanan bu adımlar emperyalistlere bağımlılığı daha da artıracak, fatura emekçilere çıkacak.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
İktidar yoksullaştırdığı halkın imdadına yetişen kent lokantalarından rahatsız. Kent lokantasını öven Vedat Milor’a soruşturma açıldı.

Evrensel'i Takip Et